Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mutlu Türkmen, üniversite sınavında baraj puanının kaldırılmasının ardından konunun kamuoyunda yanlış anlaşıldığını ve kafa karışıklığına neden olduğunu dile getirerek açıklamalarda bulundu. Covid-19 salgınında öğrencilerin yeterlilik konusunda sorunlar yaşadığını belirten Türkmen, 2 milyon öğrencinin üniversite sınavına girdiğini, 800 bin öğrencinin ise üniversiteye yerleştiğini söyledi.

Türkmen, yerleştirmelerin ardından köklü üniversitelerde ve batıdaki üniversitelerde doluluk oranını yüzde 100 şeklinde olurken, yeni kurulan üniversitelerde doluluk oranının daha az olduğunu ifade etti. Bayburt Üniversitesine kayıt yaptıran öğrencilerin önlisans programlarına yoğun ilgi gösterdiğinin altını çizen Türkmen, “Öğrencilerin önlisans programlarına daha fazla yöneldiğini gördük ve önlisans programlarımızda geçen yıl itibariyle 2. ek yerleştirme ile birlikte yüzde 99 gibi bir doluluğa ulaştık. Bu sene baraj puanının kalkmasıyla birlikte coğrafi, sosyolojik koşullarla dezavantajlı değerlendirilebilecek üniversiteler için barajın kaldırılması kararının kesinlikle müjde olarak algılandığını değerlendirmek isterim” şeklinde konuştu.

Tıp fakülteleri, mühendislik fakülteleri gibi özel baraj puanı uygulanan fakültelere girişte baraj puanının yine uygulanacağını vurgulayan Türkmen, “Daha öncesinde özel baraj puanı uygulanan tıp, mühendislik, eğitim bilimleri, hukuk gibi alanlarda barajlar muhafaza edilmeye devam ediyor. Barajı geçemeyen öğrenciler zaten yerleşme olanağı bulamayacaklar” ifadelerini kullandı.

“Üniversitelere yerleştirmelerde temel kıstas başarı sırası”

Yapılan değişikliğin tüm bölümleri etkilemediğini dile getiren Türkmen, “Baraj puanı yok ama üniversitelere yerleştirilmelerde en önemli kıstas başarı sıralaması oluyor. Baraj olmaksızın öğrenciler zaten kendi barajlarını koyacaklar belli bir ölçüde ve bu baraj merkez üniversitelerde, büyük üniversitelerde, belirli alanlarda yine çok yüksek olacak. Geçmişteki 150-180 barajı değil, pek çok programda, bölümde, üniversitelerde bu baraj yine 400-450 puan olacak. Bu değişiklik herkesi etkileyen bir değişiklik değil, bu değişiklik sadece kontenjanlarında açıklık oluşan üniversiteleri kapsıyor” dedi.

Kontenjan açıklığının öğrencilerin tercih etmemesiyle oluşan bir açıklık olmadığını vurgulayan Türkmen, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“Açıklığın önemli bir bölümü de tercih yapan öğrencilerin yerleştikleri programa kayıt yapmamasından kaynaklanıyor. Dolayısıyla en tercih edilmeyen üniversitelerde, programlarda, hem de öğrencilerin tercih edip kayıt yaptırmadığı, boş bıraktığı programlarda baraj kaldırıldığı zaman biz yüzde 100 doluluğu sağlamış olacağız. Aynı zamanda üniversitelerin doluluk sorunu diye son yıllarda Anadolu’daki üniversitelerin, yeni kuşak üniversitelerin yaşadığı en önemli sorun bu vesileyle çözülmüş olacak. 1 milyonun üzerinde yerleşemeyen öğrenciler içinde kapı aralanmış olacak. Bu öğrenciler medyada sıklıkla ifade edildiği gibi hiç soru cevaplamadan yerleşecek öğrenciler olmayacak. Bu yapılan düzenlemede, özellikle Temel Yeterlilik Testinde(TYT) sınav süresinin uzatılmasının da çok önemli bir artı olacağını düşünüyorum. Öğrenciler zamana karşı yarıştıkları için yeterliliğiyle ilgili sorunu olan öğrenciler, bazı soruları değerlendiremeden sınavı tamamlamak durumunda kalıyorlar. Sürenin uzatılmış olması, barajın kaldırılmış olması öğrencinin üzerindeki psikolojik baskıyı kaldıracaktır düzenlemenin en büyük, en olumlu yanı bu olacak. Önceki yıla göre önümüzdeki yıl öğrencilerin daha rahat koşullarda sınava girdiğini göreceğiz. Üniversitelere, programlara yerleşmelerde puanın yükseldiğini göreceğiz baraj kalktı ama bu niteliği azaltan bir şey olmayacak aksine niteliği yükseltecek bir şey olacak bunun böyle değerlendirmesinde fayda görüyorum. Bayburt Üniversitesi gibi görece daha yeni üniversitelerde doluluk oranının artmasının kaliteyi azaltacağını düşünmüyorum, aksine kalitenin yükselmesine faydası olacaktır”